top of page

Ashab-ı Kiramdan bir zatın Peygamberimize (sav): “Falan kadınla evlenmek istiyorum, dua buyurun.” demesi üzerine, Peygamberimiz (sav): “Eğer sana, İsrafil, Mikail, Cebrail ve Hamele-i  Arş, dua etse, aralarında ben de bulunsam, gene sen ancak senin için yazılan kadınla evlenirdin.” buyurduğu riayet ediliyor. (Ramuz:357/9) Evlilik bir kader midir, bireyin kendi tercihi midir? Bu hadisten ne anlamalıyız?

İslam âlimleri, yıllardan beri bu hadisi tartışmaktalar. Bazı İslam âlimleri evliliği bir kader olarak ön görürken, bazı İslam âlimleri de evliliği bireyin tercihi olarak kabul ederler. İslam dünyasında, “kaderle” ilgili tartışmalar günümüzde de sürüp gitmektedir…


Kader yazılmış olan şeydir… Âlemlerin Rabi olan Allah, kıyamete kadar her ne olacaksa, ezeli ilmiyle her şeyi önceden yazmıştır. Buna kader, denir. Bu yazılanlar kesindir, değişmez.


Örneğin dünyaya gelen bir bebeğin, cennetlik mi cehennemlik mi olduğu kesinlikle bellidir. Bu, değişmez. Burada şöyle bir soru hatıra gelebilir: “Allah, ben doğarken alınıma cehennemlik yazmışsa benim ne günahım var? Alnıma yazılı olanı yaşıyorum. Şayet alnıma cennetlik yazılsaydı, ona göre bir yaşam sürerdim… Bu doğru bir çıkarım değildir. Alına cehennemlik ya da cennetlik yazılması, dünya hayatında adım atan kişilerin, ömürlerinin sonuna kadar, özgür iradesiyle yapıp edeceklerine bağlı olarak yazılır. Burada şöyle bir soru hatıra gelebilir? Allah, yapıp edeceklerimizi önceden biliyorsa, dünya hayatına bizi neden yolluyor? Tabii ki sınamak için… Allah’ın her şeyi önceden bilmesi, bizim sınanmamıza engel değildir. Allah, Adil’dir. Adaletli iş yapar.


Evlilik, iç içe dürülü bir kader döngüsü... Dünyada yaşam sürenlerin “evlenme zamanı” Allah tarafından önceden tayin edilen bir kaderdir. Bunu, kesinlikle değiştiremezsiniz. Evlenmek için istediğiniz kadar uğraş verin, Allah’ın önceden tayin ettiği vakit dolmadan, kesinlikle evlenemezsiniz… Allah’ın Mani’u ismi, zamansız evlilik girişimlerinin tümünü engeller. Mani’u esmasının, hem hayra hem de şerre engel olmaktan yana mucize bir tecellisi vardır...


Örneğin, yirmi yaşındaki bir genç; bir kıza âşık olur. Kız da ona âşıktır. Ancak Allah, kıza otuz iki yaşında, erkeğe de yirmi yedi yaşında evlenmeyi kader yazmıştır. Bundan dolayı Mani’u esması tecelli eder. Onların, ayılacakları sebepleri açığa çıkarır. Ya dayısı razı olmaz ya abisi… Fitneler patlak verir. Âşık olan iki genç birbirinden ayrılmak zorunda kalırlar. O erkek, yirmi altı yaşına kadar onlarca kıza âşık olup evlenmek istemiştir. Ancak, Allah’ın tayin ettiği evlilik zamanı dolmadığı için Mani’u esması bu evlilik girişimlerinin tümüne engel olur. O kız da onlarca erkeğe âşık olup evlenmeye karar vermiştir. Ancak, Allah’ın tayin ettiği evlilik zamanı dolmadığı için Mani’u esması evliliğe engel olur ve o kız, tümünden ayrılmak zorunda kalır. O erkek yirmi yedi yaşında evlenir, kız da otuz iki yaşına… Alınyazısı böyle… Evlilik zamanı, Allah’ın yazdığı kesin bir kaderdir, değişmez. Ne bir saat öne alınabilir ne de bir saat geriye…


Yani, istenilen vakitte evlenemiyor olmanızın nedeni, Allah’ın önceden tayin ettiği evlenme zamanına bağlı kaderdir. Kimin ne zaman evleneceği, Allah katında bir kader hükmüne bağlanmıştır. Bundan dolayıdır ki canınızın istediği zaman, istediğiniz kişiyle evlenemezsiniz…


Allah, bazı kişilere evlenmeyi kader yazmamıştır. Böyleleri, istedikleri kadar evlenmek için uğraş versinler, Mani’u esması, bütün evlilik girişimlerine engel olur. Kesinlikle evlenemezler. Bu dünyada bekâr olarak yaşayıp bekâr olarak göçüp giderler…


Allah, ezeli ilmiyle kimilerini, bir diğerine kader yazmıştır. Böyleleri, istedikleri kadar başkalarıyla evlenmeye uğraş versinler, Mani’u esması, tümüne engel olur. Onlar, Allah’ın kader yazdığı kişinin dışındakilerle kesinlikle evlenemezler… İlla o kişi ile evlenirler. Sorudaki hadiste ön görülen ashap efendimiz, bu grupta yer alan birisidir. Efendimiz (sav) peygamber ferasetiyle bunu gördüğü için “Eğer sana, İsrafil, Mikail, Cebrail ve Hamele-i  Arş, dua etse, aralarında ben de bulunsam, gene sen ancak senin için yazılan kadınla evlenirdin.”demiştir. Bu hadiste dillendirilenler, Allah’ın birbirlerine kader yazdığı kişiler için geçerlidir. Özgür iradeleriyle evlenecek olanları bu hadis kapsamaz…


Evliliklerin kahır çoğunluğu, kişilerin özgür iradesine bağlıdır. Bireyler, özgür iradeleriyle evlenmeye karar verirler, Allah da bu evliliği, kendilerine kader eder, evlenirler.


Burada şöylesi bir soru hatıra gelebilir: “Ben, evlendim. Acaba Allah, eşimi bana kader yazdığı için mi onunla evlendim; yoksa özgür irademle mi evlendim. Bunun ayrımına nasıl varabiliriz?”


Bunun ilmi, Allah katındadır. Hiç kimse bunun ayrımında olamaz…


Bütün bunların en doğrusunu bilen, Âlemlerin Rabbi olan Allah’tır.


Ferhat Saul Aaron

Hizirlayolculuk.com

© Hizirla Yolculuk 2021-2023
bottom of page