top of page

“Opr. Dr. Münir Derman bir yazısında; kitaplarını kapalı bir anlatımla yazdığını, kendisine açık yazmaya ruhsat verilmediğini beyanla şöyle diyor: “Bunların sırlarını (yazdığı kitapların) benden yüz sene sonra gelecek bir velinin açıklayacağını rahmetullahi aleyh hocam (Ömer İnan) söylemişti. Benim iznim yoktur o kadar!” Opr. Dr. Münir Derman’ın bu sözlerini siz, nasıl değerlendiriyorsunuz?  (T, Abulvahap)

Opr. Dr. Hüseyin Münir Derman’ın biyografisine bakıldığında 1910 yılında Trabzon’da doğduğu anlaşılır. Ölüm tarihi ise 2 Aralık 1989.


Burada iki tarih ön plana çıkıyor. Şayet doğum tarihi dikkate alınırsa yüz yıl sonra gelecek olan velinin 2010 yılında Derman’ın sözlerini çözeceğini söyleyebiliriz. Şayet Derman’ın ölüm tarihini dikkate alırsanız 2089 yılında söz konusu velinin Derman’ın kimi sözlerini açıklayacağı ön görülebilir. Derman’ın sevenleri söz konusu veliyi heyecanla beklemekteler, bu veli üzerinde araştırmalar yapmaktalar… Kendilerinin bu tutumları, oldukça saygı duyulası… Ancak, Dr. Münir Derman dahi bu velinin kim olduğuna yönelik herhangi bir bilgiye sahip değil… Bu velinin sırrını yalnızca hocası Ömer İnan bilmekte…


Opr. Dr. Münir Derman’ın mürşidi Ömer İnan, ön planda olmayan, hayatı hakkında yeterince bilgi bırakmamış kerametli, gizemli bir evliya zattır. Ömer İnan, daha çok ricalül gayp âlemi içinde yer tutan; halka kapalı, yüce bir velayete sahip… Kendisinin en büyük eseri ve hatırası, hatta gözü, kulağı, sesi ve eseri ise Opr. Dr. Münir Derman’ın kendisidir…


Herhangi bir kimsenin dünyaya geldiği tarih, onun başlangıcıdır… Yani doğum tarihini… Derman’ın sözünü ettiği ve kendisinden yüz yıl sonra geleceğini ön gördüğü velinin 2010 yılında Derman’ın kapalı kimi sözleriyle ilgileneceğini söyleyebiliriz. Ömer İnan Efendinin sözlerinden bunu anlıyoruz…


Söz konusu velinin; Derman’ın da içinde bulunduğu ricalül gayp velilerinden birileri olma ihtimali oldukça yüksek... Derman’ın ön ayak olduğu cemaati içinden olan bir veli değil o kimse… Dışarıdan biri ve ricalül gayp âlemiyle ilişkide olan biri… Bize öyle geliyor ki o veli Allah ile yalnızdır ve hiç kimse tarafından tanınıp bilinmemek de kendisinin alınyazısı… Derman’ın sevenleri, yakınları, cemaati dahi o velinin ayrımında olamayacaklar gibi duruyor… Yani söz konusu veli; “Ömer İnan’ın yüz yıl sonra geleceğini ön gördüğü veli benim.” diyerek meydana çıkmaz… Çok dehşetli inkâr perdeleriyle velayeti kaplı olduğundan, kendisinin yakın çevresi dahi onu “sıradan”, “zındık” biri olarak görüp algılar… Hiç meşrepli olduğu için de o veli göz önünde olmaz… Âlemlerin Rabbi olan Allah vergisi, dehşetli bir ilhama mazhar olduğundan, bahse konu olan velinin vehbi ilminin önünde durulmaz…


Bizce söz konusu veli hayattadır… Velayeti kapalı olduğundan, sırda kaldığı için kendisini tanımak mümkün değil…


Bütün bu söylediklerimizin en doğrusunu yalnızca Âlemlerin Rabbi olan Allah bilir…


Selam ve duayla…


Süreyya Ülker Hadi

Hizirlayolculuk.com

© Hizirla Yolculuk 2021-2023
bottom of page